Merhaba arkadaşlar.ben birşey farkettim. kulaklıkla müzik dinlerken gözümü kapatıp,müziğin bir odada çaldığını hayal ettiğim zaman enstrümanların daha 3 boyutlu geldiğini,(misal sağdan gitar soldan piyano,az ileride bateri) farkettim.paylaşmak istedim.☺
Genel olarak dinlenilen müziğe odaklanınca hey şey daha net oluyor zaten. Anca o zaman detayları, sahne genişliğini enstrüman ayrımını yapabiliyoruz. Ama mesela telefon ile uğraşırken bir yandan da müzik dinlenince bunlar fark edilmiyor. Ekipmana ve müzisyene haksızlık yapmış oluyoruz
müzikle direk bağdaştırmamak lazım genel yapı itibariyle gözler kapalı olunca , insan beğni daha iyi odaklanır gözleri görmeyen insanların hafızaları ve kulakları çok iyidir...
Yalnız bu dediğim etkiyi samsung telefondaki dsd128 müzik lerde yakaladım.iphone+dragonfly black dac ile dinlediğim 24 bit 192 khz den lame ile encode edilmiş 320 kbps mp3 lerde açıkçası gözümü kapayınca 3 boyut etkisi dsd lerden daha azdı.
Gözlerden beyne her saniye terabytelarca belki daha fazla veri gidiyor, gözleri kapattığınız anda beyni çok büyük bir işlem yükünden kurtarıyoruzsunuz ve boşalan bantgenişligi diğer duyulara yarıyor.
Dinledigim muzikten en cok zevk aldigim anlardan biri motosiklet uzerindeyken oluyor... Halbuki beyin o sirada o kadar mesgul oluyor ki... Hele hele viraj esnasinda... Acikcasi vucut ve beyin arasindaki veri akisinin daha fazla oldugu bir an var mi bilemiyorum... Lakin muzik muthis zevkli oluyor... Acikcasi muzik olmasa gun boyunca motosiklet kullanmazdim muhtemelen...
İşlemciyi yoran uygulamayı kapatınca da bilgisayarınızın diğer uygulamalardaki hızı ve performansı artar. Oldukça normal.
Esasen bilinci bir bilgisayar sistemi olarak değerlendirmek yanlış. Bu mevzunun da duyularla tamamen açıklanamayacak bir durum olduğu kesin. Evvela duyular yalnızca veri, bilinç ise aldığı verilerden kullanıyor. Fakat bilinç nasıl çalışıyor burada hem bilimin hem de filozofların bam teline basılmış oluyor . Zira motorda da çok dikkatli müzik dinlenebildiği gibi, zifiri bir odada müziği hiç dinleyemeyebiliriz.
Aslında oldukça doğru, görme yetilerini sonradan kaybeden insanların duyma yeteneklerinin eskisine göre büyük oranda keskinleştiği ve geliştiği tartışmasız bir olgu. Bunu beyin, tıpkı bir bilgisayar işlemcisi gibi tüm performansını kapanmayan duyularına aktararak başarıyor zaten.
@bora şahin Tabii ki duyu organlarından kayıp verilirse diğerleri daha yoğun çalışmaya başlar. Ama en keskin kulak en verimli müzik dinlemeyi sağlarsa , en iyi gözler en sağlam satranç oyuncusunu doğurur . Örnekle değinmek istediğim bu olayın verilerle ilgili değil, daha çok düşünsel - bilinçsel bir şey olduğu. Tabii şayet konu müzikse, ses teknolojisinde veriler hüküm sürmeye devam ediyor
Ana yoldan oldukça saptık satranç oynarken görme yetinize duyduğunuz ihtiyaçla, müzik dinlerken işitme yetinize duyduğunuz ihtiyaç karşılaştırılabilir olmadığından örnek yerinde olmadı. Ne demek istediğinizi anladım elbette ve katılıyorum, gözleriniz açıkken de bilişsel hazırlığınıza bağlı olarak yaşanan deneyim büyük farkedecektir. Ancak dikkatli bir biçimde dinlemek istediğimiz bir şarkı ya da albümü (ya da şarkının en sevdiğimiz saniyelerini) dinlerken çoğumuzun gayri ihtiyari gözlerini kapıyor olması kesinlikle boşuna değil
Aslında tam olarak değil. O esnada düşünmeye zaman yoktur, düşünürsen ölürsün der Konfüçyüs (Yoksa Maverick miydi? ) Yani aslında işi beyin değil beyinin alt katmanları otomatik olarak hallediyor, beyin odaklanmış olarak yola bakıp bu tarafa gidelim diyor. Ve beyin o esnada hiç bir şey düşünemediği için yine bant genişliğinin ciddi bir kısmı müziğe kalıyor olabilir.. Yukarıda yazdığım odaklanma kafaları karıştırmasın, "odaklanıyor işte beyin çalışıyor" şeklinde düşünmeyin. Odaklanma dikkatle ilgili bir unsur, düşünme daha farklı. Yani motorun gittiği yola odaklanmak adeta hipnotizmacının gözümüzün önünde sarkaç sallayarak bizim zihnimizi boşaltması ve hipnoza sokması gibi bir etki yapıyor. Yol zihni müzik için boşaltıyor.